Samsun, Küçük-Asya olarak bilinen, Anadolu
Yarımadasının kuzeyinde Orta Karadeniz Bölgesinde, Kızılırmak (Eski Halys Alis)
ile Yeşilırmak (Eski İris)in denize döküldüğü yerler arasındaki yörede Mert
Irmağı ağzına kurulmuştur.
Samsun'un tarih öncesi çağlarda ne zaman ve nasıl kurulduğu hakkında kesin bilgiler
yoktur. Kentin güzeyindeki "Dündar Tepe" höyüğünde yapılan arkeolojik araştırma
ve incelemeler Kalkolotik ve Bakır Çağlarına ait bir uygarlığın yaşadığını
ortaya koymuştur. Ayrıca söz konusu yörenin Hititlerden önce ve onların
döneminde "Gaskalarca" da yerleşim yeri olarak seçildiği Hitit yazılı
kaynaklarından anlaşılmaktadır.
M.Ö. 12 YY'da Anadolu'da Hitit siyasal egemenliğinin kalkmasından sonra Samsun'un
çeşitli devletlerin nüfus alanı haline geldiği sanılmaktadır. M.Ö. 750-760
yılları arasında Anadolu'da Yunan kolonilerinin kurulduğu dönemde Samsun,
"Amisos" adlı küçük bir yerleşim merkezi idi. Şehrin İon şehri devletlerinden
Miletos (Millet) tarafından kurulduğu kabul edilmektedir. Bu çağlarda şehir pek
çok defalar el değiştirmiştir. M.Ö. 5. YY'da Atinalılar, M.Ö. 4.YY'da önce
Persler daha sonra da Makedonyalılar (İskender) egemen olmuştur. M.Ö. 331
yılında Büyük İskender Amisos'u bağımsız şehir olarak ilan egemenliği bu şehirde
de etkin olmuştur.
M.Ö. 47'de Romalı Sezar'ın kesin egemenliğine giren Samsun, bu egemenliği izleyen ve
Hıristiyanlığın yayıldığı Bizans döneminde bir piskoposluk merkezi olarak
siyasal tarihte ve dinler tarihinde yer alır. 1071 Malazgirt Zaferi ile Anadolu
kapılarının Türklere açılmasından sonra Samsun, Anadolu'nun fethi ile görevli
komutanlardan Melik Danişment Gazi ve onun kurduğu Beyliği denetimi altına
girmiştir. 12. YY sonlarında Anadolu Selçuklu Devletinin eline geçmiştir. 14.
YY'da Canik Beylerinin yönettiği Samsun ve dolayları, Osmanlı Devletini ikinci
kez kuran Çelebi Sultan Mehmet eliyle, 1413'de Osmanlı yönetimine katılmış, 1427
yılında da Canik adıyla ilk kez haritaya geçmiştir. Samsun ve yöresinde tütün
ekiminin yaygınlaşması ve buharlı gemilerin Karadenizde işlemesiyle 19.YY'da
Samsun Karadenizde küçük bir iskele durumundan kurtuldu.
1869 yılında büyük bir yangın geçiren Samsun'un
hemen hemen tamamı yanarak kül oldu. Fakat zengin bir ticaret merkezi ve şehri
olduğunda kısa bir zamanda kalkındı. Fransa'dan getirilen bir mimarın planına
göre şehirde birbirini dik olarak kesen dar sokaklar ve caddeler boyunca evler
yapıldı.
1. Dünya Savaşından sonra
parçalanan ve düşmanlar tarafından istila edilen cennet vatanımızı kurtarmak
için harekete geçen Mustafa Kemal Paşa, ordu müfettişi sıfatıyla Bandırma
Vapurunda, yağmurlu ve fırtınalı bir havada Karadeniz de üç gün çalkalandıktan
sonra 19 Mayıs 1919'da Samsun'a ayak basarak Milli Mücadelenin ilk adımını attı.
Söz konusu tarih, Gazi Mustafa Paşa tarafından "Gençlik ve Spor Bayramı" olarak
ilan edilmiştir. İlan edildiği 1936 yılından beri her yıl "19 Mayıs Gençlik ve
Spor Bayramı" olarak kutlanmaktadır. |